Roxanna sürekli olarak erkek arkadaşıyla tartışır. Hayatının böyle gitmeyeceğini aslında ona aşık olmadığını fark eder. Erkeklerin ne kadar acımasız olduklarıyla, duygusuz olduklarını düşünüp durur. Bu onun giderek moralini bozar. Zaman geçtikçe artık tüm erkek cinsiyetine saygısını kaybeder. Tüm bunlar olurken Roxanna dertlerini oda arkadaşına anlatıp onunla sürekli konuşmaktadır. Genç kızın ne kadar iyi kalpli olduğunu fark eder. Bu süreden sonra tek güveneceği kişi o olduğunu düşünürken içinde anlamsız duyguları ona yöneltmeye başlar. Genç kızlar karşılıklı olarak hissettikleri bu duyguları değerlendirerek belki de çoğu kişinin yapmadığını yapacaklar.